Her yıl, Türkiye'nin dört bir yanından katılımcılarla gerçekleştirilen anlamlı bir etkinlik olan ve şehitlerin anısını yaşatmayı amaçlayan İstanbul'dan Çanakkale'ye yürüyüş, bu yıl da coşkuyla yapıldı. Bu yürüyüş, sadece uzun bir mesafe kat etmekten ibaret değil, aynı zamanda Türk milletinin bağımsızlık ve özgürlük mücadelesinde verdikleri şehitleri anmak için bir araya gelmek ve onlara saygı duruşunda bulunmaktır. 7 yıldır süregelen bu gelenek, ülke genelinde büyük bir etki yaratmaya devam ediyor ve her yıl yeni gönüllülerin katılmasıyla büyümeye devam ediyor.
Bu anlamlı yürüyüş, ilk yılında birkaç yüz kişiyle başlayarak her geçen yıl katılımcı sayısını artırmayı başardı. Yürüyüşün öncüsü olan organizasyon, bu etkinliği düzenlerken Türk milletinin tarihini ve değerlerini hatırlatma misyonuyla yola çıkıyor. Yürüyüş, her yıl 18 Mart’ta Çanakkale Zaferi'nin yıl dönümüne denk gelecek şekilde planlanıyor. Katılımcılar, İstanbul’un farklı noktalarından başlayarak 330 kilometrelik bir güzergâh boyunca ilerliyor. Yürüyüş boyunca, sadece fiziksel bir mücadele değil, aynı zamanda ruhsal bir deneyim yaşanıyor. Katılımcılar, yürüyüş boyunca hem şehitlerin anısını yaşıyor hem de dayanışma içinde olmanın verdiği motivasyonla ilerliyorlar.
Yürüyüş sırasında en dikkat çekici unsur, katılımcıların oluşturduğu toplumsal dayanışma atmosferidir. Bu etkinliğe, genç yaşlı, kadın erkek birçok kişi katılmakta; farklı meslek gruplarından insanlar bir araya gelmektedir. Her yaştan insanın yer aldığı bu organizasyonda, yürüyüş boyunca sosyal medyada etkin bir şekilde paylaşımlar yapılıyor ve bu şekilde yürüyüşün anlamı daha geniş kitlelere ulaşıyor. Katılımcılar, sırf şehitleri anmak amacıyla değil, aynı zamanda birlik, beraberlik ve dayanışmanın önemini vurgulamak için de bir araya geliyor. Yürüyüş boyunca çeşitli etkinliklerle zenginleştirilen program, katılımcıların motivasyonunu artırırken, yürüyüşün ruhunu da pekiştiriyor.
Yürüyüş, her yıl farklı bir tema ile gerçekleştiriliyor. Geçmiş yıllarda olduğu gibi bu yıl da ihtişamla zannedilen gücün, dayanışmanın ve bağımsızlığın simgesi olarak tüm katılımcılar, Türk bayrakları eşliğinde yürüyüşlerine devam etti. Yarışma havasında geçmeyen bu etkinlik, katılımcılara sunulan destek, moral ve enerjilerle doldurulmuş bir maraton gibidir. Aynı zamanda çocukların, ailelerin ve gençlerin katılımını teşvik etmek amacıyla farklı yarışmalar, aktiviteler ve kültürel etkinlikler düzenlenerek, bu gelenek daha da güçleniyor.
Yürüyüşün sonunda Çanakkale'de düzenlenen anma töreninde, katılımcılar, şehitlerin anısına saygı duruşunda bulunarak, her bir şehidin hikayesini bir kez daha hatırlama fırsatı buluyor. Organizatörler, yürüyüşün her yıl daha büyük bir katılımla gerçekleşmesinin hem Türk milletinin geçmişine olan saygısının bir göstergesi olduğunu hem de ulusal birlik ve beraberlik ruhunun pekişmesine katkıda bulunduğunu ifade ediyorlar. Yürüyüşün sonunda gerçekleştirilen anma etkinlikleri, tüm katılımcılara derin bir anlam ve duygu yaşatıyor.
Bu yıl, geniş katılımlı bir etkinlikle gerçekleştirilen yürüyüş, Türk milletinin tarihi ve ruhunu yeniden canlandırırken, gelecek nesillere de bu geleneğin önemini ulaştırmayı amaçlıyor. Her seviyeden destekçilerinin katıldığı bu organizasyon, sosyal medya ve çeşitli platformlar aracılığıyla daha fazla insanı bilgilendirerek bu gelenek üzerine düşünmeye teşvik ediyor. 7 yıldır süren bu yürüyüş, Türk milletinin bahtında yazılı olan aziz hatıralara sahip çıkma özverisini bir kez daha gözler önüne seriyor. Katılımcılar, kendi hikayelerini, ailelerinin geçmişini ve bu yürüyüşün ne anlama geldiğini birbirleriyle paylaşarak, güçlü bir topluluk oluşturuyor.
Her yıl artan katılım ve heyecan ile düzenlenen bu etkinlik, sadece bir yürüyüş değil, aynı zamanda bir birliktelik simgesi haline gelmiş durumda. İstanbul’dan Çanakkale’ye yürüyerek şehitleri anmak, geçmişin hatırlanmasını ve geleceğin bilinçli bir şekilde inşa edilmesini sağlıyor. Şehitler için yapılan bu yürüyüş, Türk milletinin güçlü köklerini ve değerlerini bir kez daha hatırlatıyor, atalarımızın fedakarlıklarını anlatıyor ve onları unutmamak için bir araya gelmenin önemini vurguluyor. Her katılımcının ruhunda bir parça özgüven, bağımsızlık ve gurur taşıdığı bu yürüyüş, gelecek yıllarda da aynı azimle devam edecek gibi görünüyor.
