Son yıllarda kolon kanseri vakalarında yaşanan artışlar, özellikle genç yetişkinler arasında önemli bir kaygı kaynağı haline geldi. Uzmanlar, 20'li ve 30'lu yaşlarındaki bireylerde ileri evre kolon kanseri teşhisi konulmasının nedenlerini araştırırken, yaşam tarzı değişiklikleri, genetik faktörler ve beslenme alışkanlıklarının bu durumu etkileyen başlıca etkenler arasında olduğunu belirtiyor.
Kolon kanseri, genellikle 50 yaş üzerindeki bireylerde görülse de, son yıllarda daha genç yaşlardaki kişilerde de ciddi bir artış gözlemleniyor. Amerikan Kanser Derneği'nin verilerine göre, 1990'ların başından bu yana 20'li yaşlarındaki bireylerde kolon kanseri görülme sıklığı %150 oranında arttı. Sağlık uzmanları, özellikle 20-39 yaş aralığındaki bireylerin, kolon kanseri teşhisi konulmasında ve bu hastalığın ileri evrelerine ulaşmasında bir artış yaşandığını ifade ediyor. Bu durum, erken teşhisin önemini bir kez daha gündeme getiriyor.
Kolon kanseri, bağırsakta başlayan ve hızla yayılan bir tür kanserdir. Belirtiler arasında karın ağrısı, kilo kaybı, kanlı dışkı ve bağırsak alışkanlıklarında değişiklikler yer alırken, birçok genç bu semptomları göz ardı etmektedir. Bu da sıkça geç teşhis edilmesine yol açıyor; sonuç olarak, hastalık ilerlediğinde tıbbi müdahalelerin etkinliği azalıyor. Genç bireyler için bu durum özellikle kaygı verici, çünkü erken evrede teşhis edilmediğinde kolon kanseri, tedavi sürecini zorlaştırıyor.
Uzmanlara göre, gençler arasında artan kolon kanseri vakalarının sebepleri oldukça çeşitlidir. Beslenme alışkanlıkları, fiziksel aktivite eksikliği, obezite, alkol tüketimi ve sigara kullanımı gibi yaşam tarzı faktörleri, bu hastalığın risk faktörleri arasında yer almaktadır. Fast food, işlenmiş gıdalar ve yüksek yağ oranına sahip besinler, gençlerde sağlıksız beslenme alışkanlıklarının öne çıktığı başlıca sebeplerdir. Bunun yanı sıra, yetersiz lif alımı ve yeterli sebze-meyve tüketiminin olmaması, kolon kanseri riskini artıran önemli unsurlardandır.
Genetik faktörler de bu hastalığın gelişiminde kritik bir rol oynuyor. Ailede kolon kanseri öyküsü bulunan bireyler, bu hastalığa yakalanma riski açısından daha yüksek bir risk grubundadır. Genetik mutasyonlar; Lynch sendromu ve polipoz gibi kalıtsal hastalıklar, hastalığın genç yaşta ortaya çıkmasına katkıda bulunabilir. Ailelerin, kolon kanseri riski taşıyan bireyler için erken tarama ve genetik danışmanlık almaları önerilmektedir.
Halk sağlığı uzmanları, gençlerin kolon kanseri konusunda daha fazla bilinçlenmesi gerektiğinin altını çiziyor. Eğitim kampanyaları ve tarama programlarının artırılması, bu hastalığın erken teşhisi ve önlenmesi açısından hayati önem taşıyor. Ayrıca, gençlerin sağlıklı yaşam alışkanlıklarını benimsemesi ve düzenli sağlık kontrollerine gitmeleri teşvik edilmelidir. Obezite ile mücadele, düzenli fiziksel aktivite ve dengeli beslenme, kolon kanseri riskini önemli ölçüde azaltabilir. Genç bireyler aynı zamanda, bağırsak hareketlerindeki değişiklikler veya olağandışı belirtiler hakkında doktora gitmekten çekinmemelidir.
Sonuç olarak, kolon kanseri genç bireyler arasında hızla yayılan bir sağlık sorunu haline gelmektedir. Uzmanlar, teşhis koymuş olanların sayısının artmasının ardındaki sebeplerin net bir şekilde anlaşılmasının, hastalığın önlenmesi ve tedavi edilmesi açısından kritik olduğuna dikkat çekiyor. Geçmişte genellikle yaşlı bireylerde görülen bir hastalık olarak algılanan kolon kanseri, günümüzde gençlere de tehdit oluşturmakta ve bu durum, toplumda ciddi bir sağlık sorunu haline gelmiştir. Gençlerin sağlıklı bir yaşam sürmeleri ve bu tür risklerden korunmaları için bilinçlenmeleri, bu hastalığın önlenmesi açısından büyük önem taşımaktadır.
