Ülkemizde her yıl bayram tatillerinin, sevdiklerle bir araya gelme, güzel anılar biriktirme fırsatı olarak beklendiği bir gerçek. Ancak bu tatiller, ne yazık ki kazaların da artış gösterdiği bir dönem haline gelebiliyor. Özellikle 2023 yılı Ramazan Bayramı tatilinde meydana gelen trafik kazalarında 74 can kaybı yaşandı. Bu rakam, bayramların vazgeçilmezi olan tatil trafiğinin ne kadar tehlikeli olabileceğinin bir göstergesi. İçişleri Bakanlığı’nın verilerine göre, bayram ve yılbaşı gibi tatil dönemlerinde trafik kazalarının artış göstermesi, hem sürücülerin hem de yayaların dikkatli olmaları gerektiğini bir kez daha gözler önüne seriyor.
Bayram tatilinde aileler genellikle uzun yolculuklar yapar ve bu durum, trafik akışını artırırken, dikkat dağılmasına ve yorgunluğa neden olabilir. Özellikle sürücülerin aşırı hız yapma eğilimi, yorgunluk, alkol tüketimi gibi faktörler, kazaların artmasında etkili olan başlıca unsurlardır. 2023 bayram tatilinde yaşanan 74 can kaybı, yalnızca rakamlarla değil, ardındaki acı hikâyelerle de değerlendirilmesi gereken bir durum. Kazalar sırasında, birçok aile sevdiklerini kaybetti ve bu kayıpların geri dönüşü ne yazık ki yok.
Alınan tedbirler ve yapılan uyarılar, bu risklerin yok edilmesini sağlamıyor. Emniyet Genel Müdürlüğü, tatil dönemlerinde düzenli olarak yaptığı trafik denetimlerine devam etse de, kurallara uymayan sürücüler ve dikkatsiz davranışlar kazaların önüne geçemiyor. Her yıl olduğu gibi, bu yıl da bayram öncesinde yapılması gereken kontrollere, özellikle sokağa çıkma kısıtlamalarının etkisiyle önem verildi. Fakat bunun yanı sıra, sürücülerin kişisel sorumluluğunu da unutmamak gerekiyor. Trafik güvenliğini sağlamak, her bireyin görevleri arasında sıralanmalıdır.
Bayram tatilindeki trafik kazalarının azaltılması için alınabilecek birçok önlem mevcut. İlk olarak, sürücüler için bilinçlendirme kampanyalarının artırılması gerekiyor. Özellikle genç sürücüler arasında trafik kazalarının yaygınlığı göz önüne alındığında, eğitim programlarının yaygınlaştırılması ve bu tür kampanyaların hedef kitleye ulaşması büyük önem taşıyor. Ayrıca, tatil dönemlerinde artan yolcu sayısıyla birlikte, toplu taşıma araçlarında yapılan denetimlerin artırılması, alternatif ulaşım yollarının teşvik edilmesi, kazaların önüne geçmekte önemli rol oynayabilir.
Diğer yandan, alkol tüketimi ile uzun yolculukların beraberinde getirilen yorgunluk faktörü, sürücüler arasındaki en ciddi sorunlardan biri. Sürücülere, özellikle uzun mesafe yolculuklarında, mola verme konusunda sıkı kurallar getirilmesi ve bunların uygulanmasının denetlenmesi, kazaların önüne geçebilir. Yavaşlama ve dikkat etme gerekliliği, bazı sürücüler tarafından göz ardı edilmekte; bu da kazaların artmasına neden olmaktadır. Sonuç olarak, bayram tatilinin arda bıraktığı üzücü tabloları azaltmak, hem kurumsal hem de bireysel anlamda her bir vatandaşın sorumluluğundadır.
Halk sağlığı ve güvenliği açısından alınacak önlemler, yalnızca tatil dönemlerinde değil, yıl boyunca uygulanmalı ve sürücü davranışları sürekli gözlemlenmelidir. Geçtiğimiz günlerde meydana gelen kazalarda hayatını kaybedenlerin anısına saygı göstermek, bu oltada yapılan hataların tekrarlanmaması için bir sorumluluk üstlenmek anlamına geliyor. Bayramlar sevinç ve huzurla dolu anların yaşandığı, umutların yenilendiği zamanlar olmalıdır. Yaşanan mağduriyetleri önlemek ve sevdiklerimizle birlikte geçirilen bu değerli zamanları alevlendirmek adına herkesin üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmesi elzemdir.
Son olarak, araç bakımları, hız sınırları ve trafik kurallarına uyma konusunda toplumda daha fazla bilinç oluşturulması gerekmektedir. Ramazan Bayramı gibi toplumsal birlikteliği güçlendiren zamanlarda, herkesin trafik güvenliğine katkıda bulunma sorumluluğu, kazaları önemli oranda azaltacaktır. Kayıpların yaşanmaması adına, hem bireysel hem de toplumsal düzeyde yapılacak bu tür önlemlerin önemi bir kez daha vurgulanmalı ve uygulamada kararlılık gösterilmelidir.